EKONOMİST(BERTAN BAĞÇELİ- 1518200623050)
  Türk-İş'ten sosyal güvenlik eylemi savunması(22 Nisan, 2008)
 
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası ile ilgili olarak ''Eğer Emek Platformu'nun hedefi 19 madde değil de en baştan tasarının tümden geri çekilmesi olsaydı, Türk-İş'in içinde bulunduğu bir eylemlilik onu da başarırdı'' dedi.

Türk-İş Başkanlar Kurulu, 1 Mayıs kutlamaları ve çalışma hayatına ilişkin gündemdeki konuları değerlendirmek üzere konfederasyon genel merkezinde toplandı.
 
Kumlu, toplantı öncesinde yaptığı açıklamada, Türk-İş'in Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası yasa tasarısı ile ilgili süreci, sahip olduğu gücü tam zamanında ve en etkili şekilde kullanabilmenin sorumluluğu ve farkındalığı ile yaşadığını söyledi.
 
Türk-İş'in bu süreçte sadece kazanımlarla ilgilendiğini ve gücünü boşuna harcayıp etkisizleştirme yerine, kazanımlarda "altın vuruş" peşinde koştuğunu ifade eden Kumlu, bu süreçte yıllardır uyuyan Emek Platformu'nun uyandırıldığını, Türk-İş'in Türkiye'de 17 yıldır yapılmayan eylemlere öncülük ettiğini belirtti.
 
Kumlu, "Gözardı edilmemeli ki, hükümet, 13-14 Mart'ta... Özellikle 14 Mart iki saatlik çalışmama hakkını kullanma eyleminde, varlık bulduğu günden bu yana en büyük muhalefetle karşılaştı. Bunun öncülüğünü de Türk-İş yaptı" diye konuştu.
 
Türk-İş'in masada "evet" deyip, dışarı çıktıktan sonra kazanımları hiçe sayıp "olmadı baştan" diyenlerden olmadığını dile getiren Kumlu, şunları kaydetti:
 
"Türk-İş, hükümetle müzakeresini kabul ettiği bir yasa metninde, uzlaşılan maddelerle ilgili bakanla el sıkıştıktan, diğer örgütlerle birlikte kısmi mutabakatı resmeden fotoğraf karesi içinde yer alıp, 'anlaşamadıklarımızı da Meclis'te takip edeceğiz' dedikten sonra, sokağa çıkıp hiçbir şey olmamış gibi, uzlaşılan maddeleri de gözardı edip, 'tasarıyı geri çekin' diye eylem yapanların yanında olamazdı, olmadı da.
 
Çünkü bu Türk-İş'e yakışmazdı eğer Türk-İş bunu yapsaydı, bundan sonra başka konular için yapacağı eylemlerin, eylemlerin ardından yapacağı müzakerelerin anlamı kalmazdı. Türk-İş 'tasarıyı geri çekin' diyebilirdi ama bunu o 19 maddeyi sıralayıp, 16'sında anlaştıktan sonra değil, o 19 maddeyi hiç gündeme getirmeden önce yapardı.
 
Bilinmeli ki, yaptığımız toplantılarda Emek Platformu'nun böyle bir hedefi hiç olmadı. Eğer Emek Platformu'nun hedefi 19 madde değil de en baştan tasarının tümden geri çekilmesi olsaydı, Türk-İş'in içinde bulunduğu bir eylemlilik onu da başarırdı."

"Dereyi geçerken at değiştirilmez"
 
"Dereyi geçerken at değiştirilmez" sözünü hatırlatan Kumlu, "eylem yaparken hedefin değiştirilmeyeceğini aksi halde inandırıcılığın kalkarak ellerin boş kalacağını" söyledi.
 
"Kimilerinin Türk-İş ile ilgili ezberini bozmak zor. Çünkü onlar Türk-İş'i malzeme yaparak kendilerini var ediyorlar. Kendi politikasızlıklarına Türk-İş'i malzeme ediyorlar" diyen Kumlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sağduyu sahibi tüm kesimler biliyor ki Türk-İş eylemden caymamıştır. Çünkü zaten Emek Platformu'nun, müzakerelerinin ardından aldığı bir eylem kararı olmamıştır. Emek Platformu, son toplantısında maddeler bazında itirazlarını dile getirmiş, bunları takip edeceğini açıklamıştır. Cayan Türk-İş değildir.
 
Cayan yüzlerce maddelik yasaya 19 madde hariç onay verip, o 19 maddenin de 16'sında mutabakat sağlandıktan sonra 'tasarı çekilsin' diye sokağa dökülenlerdir.

Türk-İş eylemi en doğru zamanda ve en doğru şekilde yaparak, 2006 yılında kanunlaşan, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen maddeler arasında yer almayan ve kanunun değiştirilmez denilen temel parametlerinden birinin değiştirilmesini, diğerinin esnetilmesini beraberinde getiren bir eylemliliğe imza atmıştır. 9 bin prim gün sayısı 7 bin 200'e düşürülmüştür. 65 yaş koşulu da 2048'lere ötelenmiştir."

"Bu bünye çamur tutmaz"

Kumlu, "ötelenmesine rağmen 65 yaş, fiili hizmet zammı, güncelleme katsayısı ve yeni sigortalıların aylık bağlama oranlarının yükseltilmesi konularının gündemlerinden hiç düşmeyeceğini" kaydetti.

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası yasasıyla ilgili süreçte 14 Mart eyleminden sonra Türk-İş'in "yoğun bir şekilde yıpratılmaya çalışıldığını" ifade eden Kumlu, "Yıpratma kampanyasını kimileri bilinçli ve amaçlı bir şekilde sürdürmüş, kimileri ise koroya katılmıştır. Biz bu yola çıkarken yolların asfalt olmadığını biliyorduk ama herkes bilmeli ki bu bünye çamur tutmaz" dedi.
 
Kumlu, sosyal güvenlik yasasıyla ilgili eleştirdiği eylemlere Türk-İş'e bağlı birçok sendikanın katıldığının anımsatılması üzerine, eleştirilerinin, "eylem kararı alınmamasına rağmen eyleme katılan Türk-İş'e bağlı sendikalara yönelik olduğunu ve toplantıda bu konuyu da tartışacaklarını" kaydetti.

Kumlu'nun bu sözlerine tepki gösteren Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, "kendilerinin söz konusu eylemlere katıldıklarını ifade ederek konunun basın önünde tartışılmasını" önerdi.
 
Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin de Öztaşkın'ın önerisine destek vererek, "Bu cevabı protesto ediyorum. Cevabınız örgüt disiplinine uygun değildir. Siz basının önünde cevap verdiniz. Öyleyse bu sorunu basının önünde tartışalım" diye konuştu.
 
Kumlu'nun konuyu toplantıda değerlendireceklerini söylemesinin ardından basın mensupları salondan çıkarıldı
 
 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol